«
  1. Anasayfa
  2. Sağlık
  3. Obezite cerrahisi sadece ameliyat öncesi ve sonrası fotoğraflara göre değerlendirilmemeli

Obezite cerrahisi sadece ameliyat öncesi ve sonrası fotoğraflara göre değerlendirilmemeli

obezite-cerrahisi-sadece-ameliyat-oncesi-ve-sonrasi-fotograflara-gore-degerlendirilmemeli.jpg

OBEZİTE CERRAHİSİ SADECE AMELİYAT ÖNCESİ VE SONRASI FOTOĞRAFLARA GÖRE DEĞERLENDİRİLMEMELİ!

 

Uzmanlar, obezite operasyonu geçiren kişilerin sadece fiziksel değişim odaklı olmaması gerektiğini, yaşam biçimlerini düzenleyerek yeni hayatlarına devam ederken mutlaka psikolojik destek almalarının önemini vurguluyor.

 

Günümüzün en büyük sağlık sorunlarından biri de obezite.

Genetiği bozulmuş ürünler, hızlı akan hayat içerisinde hazır yemeklere olan yönelim ve hareketsizlik gibi faktörler obezitenin artışında büyük bir paya sahip. Peki, sağlıklı kilo vermek ve obeziteden kurtulmak için obezite cerrahisini kimler tercih edebilir, hangi durumlarda kesinlikle yapılması gereklidir, bu cerrahi yöntemleri tercih eden bireyleri neler beklemektedir?

Bariatrik ameliyatlar sadece kozmetik nedenlerle yapılmaz. Obezite ameliyatlarıyla etkili bir şekilde kilo vererek daha iyi görünmenizin yanında sağlık açısından da ciddi olumlu değişiklikler kazanacaksınız.

 

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Genel Cerrahi Bölümünden Obezite ve Metabolik Cerrahi alanında Uzm. Dr. Nail Ömer ‘obezite cerrahisi’ operasyonları öncesi ve sonrasında en çok merak edilenleri anlattı.

Bariatrik ameliyatların sadece kozmetik nedenlerle yapılmadığını, kişilerin etkili bir şekilde kilo vererek daha iyi görünmesinin yanında, sağlık açısından da ciddi olumlu değişiklikler kazandığını belirtti.

 

Obezite cerrahisini sadece ameliyat öncesi ve sonrası fotoğraflarına göre değerlendirmeyin

 

Sağlığı olumsuz etkileyen kompleks ve multifaktöriyel bir hastalık olarak kabul edilen obezite, günümüzde önlenebilir ölümlerin sigaradan sonra gelen ikinci en önemli nedenidir. Son yıllarda, dünyada ve Türkiye’de toplum sağlığını tehdit eden bir hastalık haline gelmiştir. Çocuklar ve tüm yaş gruplarında obezite görülme sıklığı artmış, bu artışa bağlı olarak da obezite ilişkili hastalıklar daha sık görülmeye başlamıştır. Obezite, başta tip 2 diyabet ve prediyabet olmak üzere kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, hiperlipidemi, serebrovasküler hastalık, çeşitli kanserler, obstrüktif uyku-apne sendromu, non-alkolik karaciğer yağlanması, gastroözofageyal reflü, safra yolları hastalığı, polikistik over sendromu, infertilite, osteoartroz ve depresyon gibi birçok sağlık sorununa neden olarak sağlık harcamalarını artırmaktadır. Obeziteyle ilgili hastalıkların önüne geçebilmek için obezitenin mutlaka tedavi edilmesi gereklidir. Bu nedenle, obez bireylerin ameliyat sonrası hayatlarındaki değişiklikler sadece fotoğraflardaki fiziksel değişiklikler olarak değil, bunun dışında obeziteye bağlı oluşan hastalıkların da çözülmesi gibi görülmelidir. 

 

Obezite cerrahisini kimler tercih etmeli?

 

Vücut Kitle İndeksi 30-35 arasında olmakla beraber obeziteye bağlı hastalıkları bulunan (kardiyovasküler hastalıklar, yoğun diyabet, eklem rahatsızlıkları, solunum problemleri) ve bu oranın 35 veya üzerinde olduğu bireylerde obezite hastalığını tedavi etmek için obezite cerrahisi tercih edilmelidir. Obezite cerrahisinde hangi yöntemin tercih edileceği hastadan hastaya değişmektedir. Cerrahi işlem öncesinde diğer tüm tedavi yöntemlerini uygulamış (diyet programı, egzersiz programları, davranış modifikasyonu ve ilaçlar); ancak başarı sağlayamamış hastalar için obezite cerrahisi devreye girmektedir.  

 

Obezite cerrahisi korkulacak bir yöntem midir? 

 

Öncelikle obezite cerrahisinin korkulacak bir ameliyat olmadığını söylememiz gerek. Laparoskopik (kapalı) yöntemle de yapıldığı için ameliyat sonrası ciddi ağrı ve hareket kısıtlılığı olmuyor ve erken dönemde hastalar gündelik hayatına dönebiliyor; ancak her ameliyatta olduğu gibi obezite cerrahisinin de beraberinde getirdiği birtakım riskler mevcuttur. Kanama, enfeksiyon, anestezik maddelere karşı yan etki gelişmesi, kan pıhtılaşması, kalp ve akciğer problemleri, dikiş hattından sızıntı gibi komplikasyonlar gelişebilmektedir. Bu nedenle acil durumlarda müdahale bakımından donanımlı bir hastanede yapılması önemlidir.

 

Sağlıklı bir şekilde ideal kiloya kavuşmak isteyenleri biyolojik, psikolojik ve fiziksel olarak ne gibi değişiklikler bekliyor?

 

Sağlıklı bir şekilde ideal kiloya kavuşmak isteyen obez hastaların ameliyat sonrası, özellikle bu alanda uzmanlaşmış bir diyetisyen ile süreci yürütmesi başarılı kilo kaybının sağlanmasındaki önemli yapı taşlarından biridir. Zayıflama sürecinde fazla kilolardan kurtulmaya başlayan hastalarda fiziksel aktivite artmaya başlar. Artmış fiziksel aktiviteye bağlı olarak vücuttaki metabolizma da artmaktadır. 

 

Bir başka biçimde, kilo problemi yaşayan bireylerin yaşadıkları sorunlardan birisi de sosyal ilişkilerindeki sıkıntılardır. Biyolojik olarak hızlanan metabolizma sayesinde sağlıklı bir şekilde zayıflayan hastalar, istediği kiloya kavuştukça psikolojik olarak özgüvenleri artar. Sosyal olarak daha aktif hale gelirler ve bu da bireylerde mutluluğun artmasına neden olur. 

 

Obezite cerrahisi hayatınıza ne katacak, yaşam kalitenizi hangi yönde etkileyecek, ne gibi değişiklikler olacak?

 

Bariatrik ameliyatlar sadece kozmetik nedenlerle yapılmaz. Obezite ameliyatlarıyla etkili bir şekilde kilo vererek daha iyi görünmenizin yanında sağlık açısından da ciddi olumlu değişiklikler kazanacaksınız. Obezite cerrahisinin faydaları arasında kilo vermenin yanında obezitenin üzerinize yüklediği eklem problemleri, insülin direnci ve şeker hastalığı, karaciğer yağlanması, uyku apnesi gibi sayısız problemlerden de kurtulmuş olursunuz. Hayat kaliteniz ciddi ölçüde artar. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir Cevap Yaz

Hbr TV Hakkında

Bir Cevap Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *